Maç ikiden bir bitti!

Belediyenin kapsama alanı o kadar genişledi ki yine de hemen hemen her köyün, her mahallenin, her kulübün, her derneğin eğitim ve spor etkinliklerine kaynak ve destek sağlıyor. Siz ister yalakalık deyin isterseniz aslında ne isim verirseniz verin Özcan Işıklar’ın hakkını sportif faaliyetler konusunda ödeyemezsiniz. Bu kadar basit.

Yaz okulları, kış okulları, kurslar, kışlık kıyafet, ulaşım her şey belediyenin katkılarıyla oluyor. Bunların haricinde kulüplerin yaptıkları geceler ile ilgili satılan biletlerin de en büyük alıcısı Belediye yani Özcan Işıklar’dır.

Sağlıklı bir nesil ve ilçenin huzuru güveni açısından çok önemli yaklaşımlar, takdir edilmesi gerektiğini düşünenlerdenim.

Bunların yıllık rakamsal karşılığının 10-15 milyon civarında olduğu, başkanca bizzat yıllar önce ifade edilerek ayrıca yine kendisi bir havuzdan bahsetmişti…

Havuz olmadı ama yatırımlar her yıl artarak devam ediyor. Olmayan havuzumuzda damlalar göl oldu.

Geçmişte birçok örneğini gördüğümüz için son derece yetenekli, becerikli potansiyele sahip olduğunu bildiğimiz Silivri’de son yıllarda havuzdan çıkan yükselen bir tane örneğe rastlayabilen var mı? Bu maddi değil sporcu bazındadır.

Eğitim işine girmeyelim.
Onlar şimdi amirler, müdürler topluca Yunanistan gezisi düzenleyerek kafalarına göre Yalova konsepti oluşturma derdindeler… Yani işin özü eğitim camiası ailecek tura çıkmaya hazırlanıyor.

Fakat sporda durum çok vahim.
Branşların çoğu tükenmiş.
Altyapılar bitmiş.
En iyi bildiğimizi iddia ettiğimiz futbolda iyi bir kaleci, libero, golcü, forvet arkası falan değil adam geçer top geçmez bir kazma olarak da tabir edebileceğimiz bir stoper bile çıkartamıyoruz artık…

Bu havuzun rakamsal olarak yarısından fazlasını tüketen, potansiyelin neredeyse tamamına hâkim olması gereken, bu işin lokomotifi ve örnek olması beklenen Silivrispor’a bir bakınız.

Ahbap çavuş ilişkileri almış başını gitmiş.
Tüm kademelerde belgesiz, diplomasız hocalarımız ya bedavaya çalışıyor ya da sadece maaş alıyor. Ki maaşlarını bile aylardır alamıyorlar bunu da ekleyelim…

Tüketim ful, üretim sıfır.
Eğitim ve spora derken, ağırlıklı olarak futbola yılda 10 milyon civarında yatırım yapan Silivri’de, Silivrispor’un yıllardır yüzde yüz dış transferlere bağımlı kalması sistemin çarpıklını göstermiyor mu?

Bu çarpıklık kimsenin gözüne batmıyorsa şayet ortada büyük bir sorun var demektir ve bu sorun birçok kişinin başını yer gibi…

Genel kaptanın imza yetkisinin askıya alınması, akabinde muhasibin de aynı askıya asılmasıyla rahatlayan Silivrispor’da imza yetkili sayısını bileniniz var mı?

Bu imza yetki meselesi o kadar gündemde ki girebildikleri ve çıkabildikleri kılıfına uydurmaya uğraşmaktan kulübün önünde bulunan direklere bir bayrak ve bir flama bile alınamıyor.

Eskiden işler çıkmaza girince anahtar kaymakama giderdi.
Bu gidişle bu anahtarın kaymakama gitmesi yakındır ama kaymakam bey önce “dokümanlar evraklar beyler” diyebilir.

Kaymakam bey, bir de eski sportif direktörle birlikte eski kulüp müdürünü dinlemek isterse yandı gülüm keten helva…

Bu arada Erzurum seyahati güzel, ağırlama süper ama misafir umduğunu değil bulduğunu yermiş. Erzurum maçında ilk yarı sonucu (2) maç sonucu (1) oynayanlar tüm masrafları da çıkarmış olmadı mı sizce?

Engin Akın