“Hakemi değiştirin dedim dinlemediler”

TFF İstanbul eski İl Başkanı Yemen Ekşioğlu, kendisini eleştiren Küçükköyspor Başkanı Muzaffer Şahintürk’e cevap verirken, ilginç ifadeler kullandı.

“Küçükköyspor benim en son silah çekeceğim Kulüptür” diyen Ekşioğlu, şunları söyledi:

“Söylemişse ayıp etmiş”
Küçükköyspor Başkanı Muzaffer Şahintürk çok sevdiğim, saydığım bir insandır. İyi bir Başkandır… Göreve geldiği günden bu yana her zaman istişare ettik, hep paslaştık. Kendilerine hep destek oldum, onlar da bana destek oldular. Ama bu açıklama da nereden çıktı? Son derece rahatsız oldum. Muzaffer Bey’den bunları duymak üzücü, halen inanamıyorum, şayet bunları Muzaffer Bey söylüyorsa ayıp etmiştir…

“Küçükköyspor ceza sahasına bile girmemiş”
Küçükköyspor her sene büyük paralar harcıyor. Niyetleri belli, Amatörde durmak istemiyorlar… Ancak mağlup olunca beni hedefe almaları doğru değil. Ben Modaden-Küçükköy maçına gitmedim lakin bu maç hakkında 3 tane tarafsız, güvenilir insan ile konuştum. Duyduklarıma göre, Küçükköyspor, Modafen’in ceza sahasına bile girmemiş. Hal böyleyken nasıl Hakemi suçluyorlar. Ayrıca, Hakem de 10 numara maç yönetmiş.

“Transferleri iyi yapsalardı”
Benim Modafen’i kolladığımı ima etmişler. Evet, Modafen’i severim, camialarını severim, spora bakış açılarını severim. Doğru dürüst insanlardır. Düşünceleri de çok güzel ve de Modafen’in benim tarafımdan kollanmaya ihtiyacı yoktur. Orası büyük ve kaliteli bir eğitim yuvası. Takımın başında da aklı başında insanlar var. Ancak benim için Modafen de aynıdır, Küçükköyspor da… Hatta Küçükköyspor bana daha yakındır. Küçükköyspor yenildiği maçta hemen bana ve Hakeme tepki göstereceğine daha güçlü bir kadro kursaydı, daha doğru transferler yapsaydı onlar için iyi olurdu.

“Hakemi değiştirin dedim dinlemediler”
Evet, Modafen- Küçükköyspor maçının Hakemi Burak Kalkandelen bizim yanımızda çalışır. Ne var bunda? İnsanlar namusuyla şerefiyle çalışamaz mı? Bizim Ekşioğlu ailesi olarak 4-5 işletmemiz daha var. Buralarda da MHK Üyeleri de çalıştı, Hakemler de, futbolcular da… Bunda bir gariplik yok, adam gelmiş iş başvurusu yapmış, İnsan Kaynakları da incelemiş ve istihdam edilmesini uygun bulmuş. Biz sporun içinden gelen bir aileyiz, bu camiaya destek oluyoruz. İyi olunca kendilerinde de kötü olunca niye Ekşioğlu’ndan biliyorlar? Şu da var, ben Modafen- Küçükköyspor maçı öncesinde, İl Hakem Kurulu Başkanı Aydın Kankaş’ı aradım, “Burak’ı o maçtan alın” dedim. Çünkü olacakları önceden kestirdim. Burak yine 10 numara maç yönetmiş, kimse öküz altında buzağı aramasın!

“Kim takar Yemen’i!”
20’nci Yüzyılda yaşıyoruz. Şimdi İstanbul’da Hakem ordusu var. Gencecik Hakemler maçlarda görev alıyor. Kimse, kimseyi düşünmez. Hakemler de maçta kendilerinden başkasını düşünmez. Bir sonraki maç için iyi maç yönetmek mecburiyetindeler. Ben dahil, kimse bir Hakeme temas edemez. Hem, kim takar Yemen’i! Herkes kendi canının derdine düşmüş. Bir tane Hakem çıksın, desin ki, ‘Yemen Ekşioğlu bana şu maçı şöyle yönet’ dedi, o zaman futbol camiası ile ilişiğimi keserim.

“Vefa, Namık Sevik ve Merkezefendi Statlarını isterdi”
Selimiye iki haftadır kendi sahasında mağlup oluyor. Ben de oradayım. Küçükköyspor’luların dediği gibi olsaydı Selimiye mağlup olmazdı. İki maçın sonunda da gidip Hakemleri tebrik ettim. ‘Aferin aslanlarım’ dedim… Şimdi bir de şu var, diyorlar ki, ‘efendim Ekşioğlu, Modafen’i hep Merkezefendi Stadına verdi, Modafen böylece BAL’a çıktı…’ Bunlar gülünç şeyler. Bu sözler takımın, Hocanın, futbolcuların, taraftarlarının çabasını hiçe saymaktır. Abesle iştigaldir. Bunu söyleyen arsızdır, vicdansızdır. Kendi başarısızlığını başkasını suçlayarak örtmek isteyenler için bir çabadır… Ben maç dağıtımı yaparken, iki takımın da görüşünü alırdım, ortak bir noktada maçı oynatırdım. Nedense herkes, Vefa, Namık Sevik ve Merkezefendi Statlarını isterdi. Erokspor, Eyüp’ten geliyor, Modafen Ümraniye’den; ben maçı Merkezefendi’ye vermişim, bu kimin işine gelir?

“İstinye’ye gitsinler, bana gelmesinler”
Küçükköylü kardeşlerime söylüyorum; Benim zamanımda hep İstinye’ye gelirdiniz, şimdi niye İstinye’ye gitmiyorsunuz? Gitsenize İstinye’ye! Ey benim Muzaffer Şahintürk Başkanım, İstinye’ye gidiyorsun, orada anlatıyorsun, sen benim kardeşimsin. Ama sen bilmez misin? Orhan Saka’da 27 tane adam varsa, 25’ini ben getirdim oraya. Tepeden tırnağa benim getirdiğim adamlar görev yapıyorlar orada. Muzaffer Başkan, ben seni severim, bana gel, ben seni şimdiye kadar hep dinledim, yine dinlerim. Sen doğru adamsın, yaptıkların da ortada. Ama lütfen bana yeni cepheler açma!

“Canımla uğraşıyorum”
Şimdi ben canımla uğraşıyorum, hastayım. Beni bu işlerin içine lütfen çekmesinler. İstinye’dekilere de bir çift sözü olacak; Ali Tanrıyaşükür’e makam arabası aldınız, tamam güzel… Zaten ben tavsiye etmiştim ama adamcağız benzini niye cebinden ödüyor. İstinye’de Mercedes’lere binenler benzini cebinden mi ödüyor? Bu son sözüm herkese, keser döner sap döner, yanlış hesap Yemen’den döner…

Ali Kemal Demir