Çocuklar, çocuklarımız ve biz!
Teşvik, malzeme, tesise ulaşmak zorlaştıkça boş vakitlerini değerlendirmek için okul çıkışında köşe başı bekleyen farklı tiplere yakınlaşmaları çoğalıyor, çocuklarımızın.
Hemen her an pür dikkat kesildiğimiz, kesilmemiz gereken çocuklarımızı bekleyen büyük tehlike kapımızın önünde aslında. Biz görmek istemiyoruz sadece.
Çok basit önlemlerle geleceğimizin teminatlarının geleceklerini kurtarabiliriz. İstememiz yeter. Günlük başarılar, günlük çıkarlar ve yine günübirlik heveslerden uzaklaştığımızda yapabileceğimiz çoğu şeyi sizlerde görebilirsiniz.
Bakmak ile görebilmek arasındaki farkı anladığımızda hayatımıza renk gelecektir. Benim konum spor olduğu için konuyu buradan irdelemek yararlı olacaktır.
Hepimizin belleğinde vardır, ya suça karışmış ya da elindeki poşeti üfleyerek, “Abi bir liran var mı?” diyerek her gün karşımıza çıkıyorlar…
Her geçen gün kötüye giden bu tabloyu düzeltebilmek için birçok soru işareti ve çok ciddi riskler karşımıza çıkıyor.
Çıkan bu riskleri göze almak adına bir takım önlemler alınabilir.
Mesela, önümüzde bir kongre süreci var. Silivrispor’un yeni başkanı oldukça paralı bir isim olma yolunda gitmekte. Burada yapılacak olan çok basit bir hamle ile durum kotarılabilir aslında.
Kongre sürecinde ve sonrasında kulüp ikiye ayrılmalı ve amatör şubelerle profesyonel şube bölünmeye gitmeli.
Yeni başkanımıza genel kurulda gelirler ve amatör şubeler ayrılarak sadece profesyonel şube tüm borçları ile birlikte verilebilir…
Yıllık 1,5 milyon otopark geliri olacak olan amatör şubelerle tüm branşlarda Silivrispor üzerinden binlerce çocuğu hayata bağlayacak, sporu tabana yayacak çok çeşitli projeler üretilerek belediyenin spor fonlarından çok daha geniş kitlelerin yararlanması sağlanacaktır…
Durum bu şekilde olunca imkanlar daha verimli kullanılacaktır. Yine böylelikle daha çok genç spor yapacak ve geleceği kurtarılacaktır. Öyle ya spor yapan genç daha aklıselim hareket edeceğinden önüne daha aydınlık bakacaktır.
Unutmadan araya sıkıştırayım istedim, yeni Milli Eğitim Bakanı, İkram Kayapınar’ın köylüsüymüş!
Belli mi olur keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.
İnanın çocuklar güzel günler göreceğiz…
Engin Akın