Dolar 35,1703
Euro 36,7159
Altın 2.972,16
BİST 9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cts 9°C
Paz 13°C
Pts 14°C
Sal 12°C

Bu ne şiddet bu ne celal!

A+
A-
20.02.2018

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Kahraman ırkıma bir gül; ne bu şiddet, bu celal… Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy‘u rahmetle anarak başlayalım yazımızı… Evet İstiklal Marşımızdan bir satır ile meramımızı anlatma gayretinde olacağız.

Son 1 aydır ülkemizin güney sınırında, adı her ne kadar Operasyon, harekat diye geçse de adı konulmamış bir savaş yaşanıyor… Nice koç yiğitler toprağa düşmekte… Nice ciğerler yanıp kavrulmakta, nice ocaklar sönmekte, nice gözyaşı sel olup akmakta…

Aynı anlarda Türkiye’nin dört bir yanındaki futbol maçlarından gelen kötü görüntüler, şiddet, küfür, dövüş, hakaret, bıçaklama, linç girişimi haberlerine rastlanılmakta. Kendi içlerinde, aile yaşantılarında, iş ve sosyal çevrelerinde yaşadıkları olumsuzlukların hesabı spor müsabakalarında sorulmakta, enerji boşalması yaşanmakta.


Ne garip bir tezat yaşanmakta güzel ülkemizde…. Aynı yaşlarda toprağa düşmüş, “Vurulmuş tertemiz alnından uzanmış yatıyor, bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor” satırlarının muhatabı olan yiğitlerimiz ve maçlarda asıp-kesen, atarlı-giderli gençlerimiz!

Bizimkisi bir durum tespiti sadece…Ne diyebiliriz ki? Türkiye’de, ‘Sporda Şiddetin Önlenmesine Yasası’nın muhatabı olmuş bu güne kadar kaç kişi var desek birileri rakamlar verebilir mi? Ya da o verilecek rakamların şehit sayılarımızdan fazla olduğunu kimse iddia edebilir mi?

Amatör maçlarda kan gövdeyi götürmekte
Ben burada kesinlikle bir A takım B takım suçlaması yapma niyetinde değilim ancak mesele o kadar içinden çıkılmaz bir hal aldık ki… Özellikle sosyal medya olgusunun hayatımıza girmesi ile birlikte bu işin ucu bucağı görülmez oldu. Hani eskiden 3 büyüklerin maçlarını bir yana bırakın kulüpler arasında, taraftarlar bazında yaşanan olaylı maçların sayısı iki elin parmak sayılarını geçmezdi desek yeridir… Şimdilerde bırakın anlı şanlı, mazisi eski takımlar arasındaki olaylı maçları aşağı mahallenin takımının yukarı mahalle takımı ile yaptığı amatör maçlarda kan gövdeyi götürmekte… Bir hafta boyunca sosyal medyada çekilen kılıçlar, statlarda savruldukça savrulmakta.

Herkes kendisi ile bir empati yapmalı
Pekala, bu işin Federasyon boyutu nasıl derseniz, ‘Saldım çayıra mevlam kayıra’ hesabı bir durum söz konusu. Sorumluluk almaktan kaçınan, ya da sorumluluğu konunun diğer unsurlarına, muhataplarına havale eden kaçan bir şekilleri var… Arkaları sağlam olanlar onca yaptıkları, ettiklerine karşın beklenen cezaların onda birine bile muhatap olmamakta. Herkes kendisi ile bir empati yapmalı. Hem de samimiyetle. Normal bir günlük yaşantınızda karşınızdakine edemeyeceğiniz küfürleri, hakaretleri, saldırıları, tahrikleri kat be kat fazlası ile spor müsabakalarında yapanlar vicdan muhasebelerini yapmalı.


Yeni şeyler söylemenin zamanı gelmedi mi?
Büyük, dev bütçeler ile lay lay lom günü geçiren Federasyon hiçbir sebep ile takımlar arasında bu gibi yaşanmışlıklarda, hafifletici yönlere yönelmemeli. Bakın, gençlerin psikolojileri zaten bozuk, emeklilik yaşları çıkmış 60’a, Üniversite de bitirseler iş bulma şansları aslanın midesine inmiş, her türlü madde bağımlılığı için kapıda sokak başlarında sinsice bekleyenler varken artık yeni şeyler söylemenin zamanı gelmedi mi?

Herkese psikolojik destek lazım
Antrenöründen, tribün liderlerinden, gazetecisine, başkanından, yöneticisine, futbolcusuna kadar bu gemide olan herkese psikolojik destek lazım…varsınlar haftanın bir günü antrenman çıkmasınlar ancak 2 saat süre ile ya da daha da uzun bir zaman diliminde Federasyon tarafından tahsis edilecek, masrafları karşılanacak psikologlardan eğitim alınmalı. Türkiye’nin en zengin kurumlarından olan Federasyon artık kesenin ağzını açmalı. 5 Yıldızlı otellerde yapmacık, günü kurtaran programlara gitmemeli paralar.

Fair-Play Fonu kurulmalı
Öte yandan Fair-Play denilip yasak savarcasına üç beş kuruşla ödüllendirdiğiniz kulüplere çok ama çok daha fazla, onları cazip kılacak maddi kaynaklar aktarılsa yani 100 bin, 200 bin 300 bin gibi rakamlar. Mesela A Kulübü o sezon tüm kulüpler bazında, ilçesinde, ilinde, kendi liginde en centilmen takım seçilmiş ise bir sonraki sezon ki lisans ücret bedeli alınmasa, o sezon gidecekleri her deplasman maçı için ücretsiz araç tahsisi yapılsa, dört dörtlük birinci kaliteden spor malzemeleri hediye edilse, TFF Riva Tesislerinde  (İstanbul takımları için ) sezon içinde müsait haftalarda bir ya da iki kez kamp yapma imkanı sağlansa, eğer ki okuyorlarsa ister orta, ister lise, isterse de üniversite de eğitimleri devam ediyorsa her ay karınca kararınca burslar verilse, medya organlarında televizyon programlarına çıkarılıp onura edilse ve bunlar gibi birçok teşvik edici muamelelerin muhatabının olunacağı beyan edilse federasyon iflas mı eder? Ciddi bir Fair-Play Fonu kurulsa ne kaybeder makam koltuklarında oturanlar ya da yönettikleri kurumlar?

Talip Ercan


ETİKETLER:
YORUMLAR

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: İzinsiz kopyalanamaz!