Dolar 34,4181
Euro 36,2700
Altın 2.845,26
BİST 9.389,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 12°C
Çok Bulutlu
İstanbul
12°C
Çok Bulutlu
Cts 14°C
Paz 14°C
Pts 16°C
Sal 17°C

Biz, taraftar olmayı farklı algılıyoruz

A+
A-
19.08.2016

Deplasman yasağı kalktı diye hepimiz sevindik. Güzeldi de kalkması ama bir grup insan diye tanımladığımız kişilerin yaptıkları bu güzel atmosfere karanlık çöktürdü.

Neden bir insan insana taş atar, sopa atar, küfür eder, ya da kesici, delici aletlerle saldırır ki. Gerekçesi ne olabilir? Kazanmak, başarmak, forma aşkı, hırs, grup psikolojisi mi?

Burada takımlı olmak ya da olmamak önemli değildir,  ister Galatasaray, ister Beşiktaş, isterse Fenerbahçe veya Trabzonspor ve diğer takımlardan birini tutun. Herkes birbirine saygı duymak zorunda.

O taşı attığın adamın eşinin hamile olduğunu düşün ve o adamın öldüğünü düşün, eşi ne hissederdi? O doğmamış çocuğu bir takım uğruna babasız bırakmak gerekir miydi? Bu hamile eş sadece bir örnek, o otobüsün içinde ekmek parasını kazanmak için bir şoför var, yardımcıları var. Hakkın mı, o otobüsün camını indirmek, otobüse zarar vermek.  İnsan olmak, insan olabilmeyi herkes başarabilir. Sadece saygı, saygı, saygı…

Bir insan düşünün ki; mahallesinde sevilen bir ağabey, esnafın sevdiği bir insan, ailesinde iyi bir baba, iyi bir evlat, iyi bir patron ama bu sıfatların hepsini topluluk ya da grup psikolojisi içinde kaybediyor, bir canavara dönüşebiliyor. Sorun nedir?

“Tribüne giderek rahatlıyorum, stres atıyorum, enerjimi boşaltıyorum” diye o kadar çok insan var ki! Eyvallah rahatla, stres at, enerji boşalt ama bu olgular ne birine küfür etmeye, ne de birine şiddet ve saldırganlık gösterme hakkını kazanamazsın. Bunu beceremiyorsan rahatlayacak, stres atacak, enerji atacak birçok şey var. Müzik aleti çal, egzersiz yap, resim yap. İnan bunlarda insanın yaşam kalitesini artırıyor, stres attırıyor, enerji boşaltıyor, rahatlatıyor.

Hep derler ya eskiler ne güzeldi, yan yana herkes kendi formasıyla takımını destekler, yenilen kazananı tebrik ederdi diye, yine olabilir, başarabiliriz.

Taraftar demek, takımını en iyi şekilde, ahlaki ve etik kurallar dahilinde karşıdaki taraftarında hakkını teslim ederek temsil eden kişidir. Başkasına zarar vermek, hakaret etmek, şiddet uygulamak değildir. Konya’da oynanan Galatasaray- Beşiktaş süper kupa maçı öncesi yaşanılanlar sadece bize bir örnektir. Bu yaşanılan olaylar birçok takım taraftarı tarafından yaşanabilecektir. Çünkü taraftar olmayı biz farklı algılıyoruz. Taraftar olmak yukarıda yazdığım gibi ahlaki davranışları gerektirir.

Gençlik ve Spor Bakanlığımızın, Milli Eğitim Bakanlığı ve Federasyonlarla iştirak halinde çalışması, projeler üretmesi gerekir. Arada sırada seminer yaparak olmuyor, maalesef.

Bir çocuk ortalama 8-12 yaş arası bir takıma bağlılık duymaya başlıyor. Bu yüzden Milli Eğitim Bakanlığı ve Federasyonlarla projeler üretmek önemlidir. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Federasyonlar, Kulüpler ve Taraftar Dernekleri sporda şiddet ve saldırganlığın önüne geçebilmek adına, insanlığa katkı sağlayabilmek adına herkes kendince bir şeyler yapmalı.

ETİKETLER:
YORUMLAR

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: İzinsiz kopyalanamaz!