Amatör futbol üvey evlat

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Nihat Özdemir’in dört olan Başkan Vekili sayısı, Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (TASKK) Başkanı Ali Düşmez’in de Başkan Vekili ilan edilmesiyle beşe çıktı.

Ali Düşmez, Başkan Vekili olmasından bir gün sonra TFF’nin İstinye’deki Orhan Saka Amatörler Evi’nde Yönetim Kuruluyla toplantı yaptı. 2011 yılından beri İstanbul ASKF başkanlığını sürdüren Ali Düşmez’i TFF Başkan Vekili olmasından dolayı üç bin kişi arayıp tebrik etmiş. Arayanlardan il emniyet müdürlüğü görevi yapan bir kişi de “parasız pulsuz hiçbir karşılık beklemeden” bu işi yaptığı için Ali Düşmez’i kutlamış. Ben de kutlamak isterdim ama kazın ayağı hiç de öyle değil!

Profesyonel ligler ve Bölgesel Amatör Liglerde salgın yüzünden ertelenen futbol maçlarının, TFF Başkanı Nihat Özdemir’in ilan ettiği tarihte başlamasını destekleyen Ali Düşmez, amatör liglerin durumuyla ilgili gelen soru üzerine; amatör liglerin zaten parasız bir uğraş olduğundan bahsederek, “Amatörler spor yapmak istiyorsa evde şınav çeksin, mekik yapsın” diyerek son noktayı da koymuş…

Amatör futbolun gerçekleri
TFF Başkan Vekili ve ASKF Başkanı Ali Düşmez, “Amatörler zaten parasız spor yapanlardır” demiş. İstanbul amatör lig takımlarından Yeniköy’de uzun bir süre başkanlık yapan Ali Düşmez gayet iyi bilir ki, amatör liglerde ve özellikle SAL diye adlandırılan Süper Amatör Lig’de dünya kadar takım, birçok 3’üncü Lig takımından fazla para harcamıştır. Yani demem o ki, amatör liglerde de para konuşur. Bu yüzden, “Amatör futbol parasız bir uğraş, amatör futbolcu evde şınav ve mekik çekerek spor yapsın” sözü, amatör futbolun en tepesindeki adamın amatörlere bakış açısını net bir biçimde ortaya koymakta. Yokluklar içinde spor yapıp, olan bitene razı olup ses çıkarmaması gereken birileri… Bu yüzden de salgın sonrası ne yapılması gerektiği hakkında görüş almak için Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ve TFF başkanı Nihat Özdemir profesyonel liglerdeki takımların yöneticilerini davet ederken bir tek amatörler davet edilmedi.

ASKF yine ortada yoktu
Pandeminin yarattığı sıkıntılı dönemde profesyonel liglerin başlaması bile sorgulanırken, hijyenik bakımdan çağın çok gerisinde olan amatör statlarda zaten futbol oynanamaz. Bu, gün gibi aşikar… Ama salgın olmasaydı da futbolcuları o statlarda oynatmak zaten yıllardır büyük bir riskti. Çoğu stadın suları akmayan tuvaletlerine girmenin büyük cesaret istediği, üç adet küçükbaş hayvanı bile sokamayacağınız buz gibi soyunma odalarını Ali Düşmez ve yetkililer de benim kadar biliyorken o zaman ASKF neredeydi? 6222 sayılı futbolda şiddeti önleme yasası da vardı ama hemen hemen her maçta şiddet de vardı. Ve bu durumu defalarca dile getirip çaresizce yardım bekleyen amatörler vardı ama ASKF yine yoktu…

Tebrik edenler bunları da mı bilmiyor?
TFF seyirciyle dolduramadığı statlarla övünüyor ancak amatörlerin hizmetine sunulan stat sayısı üç sene önce 90 iken bile yetersizdi, bazıları paraya yenik düşüp rant için yıkıldığından şimdi sayı 60’ı bile bulmuyor. Yani İstanbul’da amatör liglerde mücadele eden 1000’i aşkın takıma sunulan 60’a yakın stat, yaklaşık olarak 150 bin ile 180 bin arası sporcuya hizmet veriyor. Ne hizmet ama değil mi? Futbol sahası dörde bölünüyor, aynı anda dört takım antrenman yapabilecek alan bulursa kendilerini şanslı görüyor… TFF başkan vekilliğine getirilen Ali Düşmez’i tebrik edenler bunları da mı bilmiyor? Profesyonel ligler başlıyor ama sonuçta Katarlı yayıncı kuruluş para veriyor. Parayı veren de düdüğü çaldığından, hükmü de onlar veriyor ve böylece profesyonel ligler başlıyor. Amatör bir futbolcunun babasının dediği gibi, 2’nci Amatör Lig’de para yok ki oğlunu niye riske atsın? Para varsa riske atacak. Ey kapitalist dünya, yüzün hep paraya dönük…

Amatör ligler cami avlusuna bırakılmış durumda
TFF’nin iki evladı var; biri öz evlat diyeceğim profesyonel ligler, diğeri ise istenmeyen çocuk durumundaki amatör futbol… Evin has evladı olan profesyonel ligler, evin babası TFF tarafından tüm imkânlar seferber edilerek şımartılırken, üvey evlat olan amatör ligler cami avlusuna bırakılmış durumda, kendini sahiplenecek birilerini bekliyor… Ama TASKK ve ASKF’nin koltuğu çok rahat olmalı ki kimse yerinden kalkıp amatörlerin sorunlarına el atmıyor. Oysa amatör ligler, borç batağında yüzen ülke futbolunun gelişmesi adına atılacak ilk adım olması gerekirken ne kadar yazıp söylesek de yetkililer bir türlü sahip çıkmıyor.

Atilla Özalp
Not: Bu yazı https://www.aydinlik.com.tr/den alınmıştır