TFF’de amatörleri temsil edenlerin başarısızlığı takımlara zarar verdi

Covid-19 pandemisi sebebiyle Profesyonel Ligler oynatıldı ve ligler sona erdi. Süper Lig takımlarının alt yapılarının mücadele ettiği Gelişim U19 Ligi halen devam ediyor.

BAL’a katılma hakkı bulunan 268 takımdan 100’ün üzerinde takım, statüsü bile henüz belli olmadığı halde lige katılacağını açıkladı ve TFF’ye dilekçesini verdi. Lige katılım başvuruları ile ilgili son gün için süre yarın doluyor. İstanbul’da ise 27 takımdan 3’ü kesin olarak lige gireceğini ifade ederken, 24 takım henüz kesin kararını vermedi.

Türkiye Futbol Federasyonu Bölgesel Amatör Lig için başlama tarihini 17 Mayıs olarak açıklamış ancak ligin Haziran ayına ertelendiğini TFF’den değil, farklı yerlerden öğrenmiştik. 17 Mayıs tarihine göre hazırlık yapan birçok takım hazırlıklarına devam etmiş, takımların çoğu da Antalya başta olmak üzere kamp koşullarının iyi olduğu yerlerde sezona hazırlanmaya çalışmıştı ancak ligin başlama tarihinin üçüncü defa ertelenmesi BAL takımlarının şevkini azaltmıştı.

15 aydır oynatılmayan amatör liglerde mücadele edecek sporcular ile birlikte Antrenörler ve kulüp çalışanları gibi amatör hakemler gibi binlerce insan mağdur oldu. TFF ise bu duruma çare olmaktan hep uzak durdu. Ayrıca, Bölgesel Amatör Lig takımları tüm olumsuzluklara rağmen, futbolculara ve teknik adamlara belli başlı ödemeler yaparak en kritik zamanda bile istihdam sağladılar lakin hiçbir yerden destek göremediler. Kulüplerin sendikası olan ASKF’ler sessiz ve duyarsız kaldı. TFF ise her zaman olduğu gibi amatörleri hep geri plana bıraktı.

İstanbul ASKF Başkan Adayı Fikret Sivri Bölgesel Amatör Lig gündemimi değerlendirdik. Bölgesel Amatör Lig ile ilgili soruları İstanbul ASKF Başkan Adayı Fikret Sivri’ye sorduk ve Başkan Sivri, gündemi değerlendirdi. Sayın Sivri’nin açıklamalarını 2 bölüm halinde sizlere sunacağız. Bugünkü konumuz BAL ve TFF’nin amatörlere bakışı

Bölgesel Amatör Lig’de gelinen süreci nasıl değerlendiyorsunuz?
Biz buna sadece Bölgesel Amatör Lig açısından bakmıyoruz. Bu, amatörlerin her ne şart altında olursa olsun sahada olmak adına bir mücadele verdiğinin karşılığı olarak bakmak lazım. Amiyane tabir ile Kulüplerin bayrağının dalgalanması lazım. Bu olumsuz dönemde 3.Ligdeki 4. Grubun hiç oynanmadan tekrar lağv edilmesi olasılığını doğuracak olan liglerin oynanmaması kararını yani TFF’nin kendisinin aldığı bu kararı kulüplere tescil ettirmek sureti ile el altından da yine kulüplere propaganda yaparak ‘oynarsanız zarar edersiniz’ telkinlerinin kimler tarafından yapıldığını da kulüpler iyi biliyor. Burada dikkat çekilmesi gereken nokta, bu olumsuz dönemde amatörler adına bu durum sadece BAL’ı ilgilendirmiyor, hangi diyorlar ya neden hep BAL? İşte burada BAL en üstteki amatör lig ve Bölgesel Amatör Ligi besleyen Süper Amatör Lig, SAL’ın olmadığı illerde 1. Amatör Ligi ve daha alt ligleri de bağlayan bir sirkülasyonu sağlayan bir olaydı bu durum. 3.Ligde kazanılmış olan 4.Grubun devam etmesi amatörler adına, eski sistemde de olsa her sene BAL’dan 3 takımın daha Profesyonel olmasını temin edecek, bunun kaybedilmemesi lazım. Kulüp Başkanlarımız zaten her sene büyük fedakârlıklar yaparak liglere katılıyorlar. Süper Amatör, 1. Amatör ve 2. Amatör Ligler için de bu söylediklerim geçerli. Kulüplerimizin Haziran ayında başlayacak olan Bölgesel Amatör Lige katılmasını rica ediyorum çünkü burada yapılmak istenilen, amatörlerin kendi kazanımlarını kaybettirilmesini istiyorlar. Şimdi bu ligler oynanmasın istiyorlar. TFF Başkanı Sayın Nihat Özdemir artık bir açıklama yapmalı. 3.Ligden bu sezon düşen 16 takımın yerine Bölgesel Amatör Ligden 16 takımın 3.Lige alınması temin edilmesi gerekir. Bu kazanımın kaybedilmemesi adına Kulüp Başkanlarımızın bu hızlandırılmış lige katılım konusunda bir kez daha özveri göstermelerini bekliyorum. Gelecek sezon Bölgesel Amatör Ligde İstanbul’da 31 takım olacak. Gelecek sezon şartlar daha mı iyi olacak! Elbette maliyet de artacak. 30 takımda bir takıma çıkma hakkı verilen bir ligde bu statü tamamen haksızlık. 2021-2022 sezonunda Bölgesel Amatör Lig 260 takımla bile oynatılsa (gelecek sezon şartların daha iyi olacağını düşünüyorum), biz geldiğimizde yine eski usulde olduğu gibi geniş zamana yayarak bir lig olarak oynatmayı düşünüyoruz. Buradaki esas olay şudur, bizim ASKF Başkanlığı adaylığımız ile panikleyen, Ocak ayında bitmiş olan Liglerdeki düşmeleri kaldıran, 2. Amatör Ligde 5 takımı bir üst lige alan düşüncenin ürünü olan zihniyet, tüm Türkiye genelinde bunu uygulayarak, zincirleme olarak BAL’daki takım sayısını 100 takım olarak arttırdı. Bunun TFF’ye getirdiği ekonomik yükün yanı sıra ayrıca bir operasyon yapılarak 3.Lige çıkmayı hak eden 9 takımın yanı sıra diğer 11 takımada söz verilmiş ve ‘sizleri de çıkartacağız’ denilmişti. Bunlar TV programlarına düşen konuşmalardır. Burada 11 takımın ayrıca 3.Lige alınmasının TFF’ye belli bir maliyeti oldu, bunun giderilmesi adına Bölgesel Amatör Ligin oynatılmadığı kanaatindeyim. En baştan beri amatörleri oynatmayı istemediler.

TFF, 1 Eylül’deki Mali Genel Kurul’da amatörlere bütçe ayırmadı mı demek istiyorsunuz?
Elbette, niyetleri en başından itibaren amatörleri oynatmamak adınaydı. Yoksa Eylül-Ekim’de de bu ligler şimdi planlandığı gibi Covid-19 şartlarına uygun olarak, PCR testi ile oynatılabilir. 1 Ekim 2020 itibari ile Genel Koronavirüs tablosuna baktığınız zaman, o dönemdeki şartların Mayıs 2021’den daha düşük olduğunu görebilirsiniz. Bu ligi neden o tarihte değil de şimdi oynatmak istediler çünkü başta futbolcular Cumhurbaşkanına ulaştı, dertlerini anlattı. Spor Bakanımız 17 Nisan’da başlıyoruz dedi. Takımlar apar topar çalışmalara başladılar, birçok takım İstanbul’da sahalar kapalı olunca Antalya’ya kampa gitti. Ve siz, 17 Nisan’ı da ertelediniz. Burada TFF’de amatörleri temsil edenlerin ne denli başarısız olduğunu çok rahatlıkla görebilirisiniz. Ben aynı zamanda TASKK’da da yöneticiyim. Amatörlerde her ne kadar yönetim olarak değil TASKK Başkanının yönetim kurulu olarak değil de sanki özel bir ekibi varmışçasına biz dahi bazı konulardan haberdar edilmiyoruz. Gelinen noktada TFF’nin ligleri en baştan oynatmamak düşüncesi olduğunu konusunda tam anlamıyla katıldığımı belirtmek istiyorum.

TFF’de amatörlerden gelen 2 Başkan Vekili var ancak 15 aydır amatörler oynatılmıyor. Şimdi lig oynatılacak diyorlar ama yarın katılım evraklarının tesliminin son günü olduğu halde ortada bir statü yok. Burada çok ciddi bir başarısızlık olduğu ortaya çıkmıyor mu?
TASKK Başkanı bizim de olduğumuz toplantılarda ve genelde her yerde amatörler adına çok çaba harcadığını söylüyor ama ya iletişimde bir noksan var ya da söyledikleri hilâf-ı hakikat çünkü böyle bir gündemi TFF’deki 15 yöneticiye bugün sorsak iki kişi hariç amatörler ilgili sorsak kimin ne bilgisi var diye sorsak bilmezler. Bunu bir tahkir etme olarak söylemiyorum, TASKK’da ve İstanbul ASKF’de 3-5 kişi ile yönetilmenin ve üç beş kişinin aldığı kararların uygulama ve savunmanın haricinde Türkiye Futbol Federasyonunda sanıyorum böyle bir yapı var zira amatörler adına alınan bu kararlar TFF’yi ciddi bir şekilde zarara soktuğu ve tepkilerin odağına getirdiği bir gerçektir. Bu kaybedilen seneyi de pandemiyi de bahane ederek izole etmeye çalıştılar. Amatör takımlar, bilhassa alt yapılardaki oyuncular 2 yaş grubunda oynamadan A takım seviyesine gelerek gençlik adına, Türk futbolu için önemli kayıplar ve yaşanmış mağduriyetlerden oluşan 15 ay oldu.

İstanbul’da 27 BAL takımı var, 3.Ligden 4 takım amatöre geriledi. Düşme olur mu olmaz henüz belli değil ama olduğunu varsayarsak gelecek sezon İstanbul’da 31 BAL takımı olacak. Bu sayı çok değil mi?
3. Profesyonel Ligden düşme olmaz ise 4. Grubun kalması adına sevinebiliriz. Bunu amatör gönüllüsü olarak ancak doğrusu düşmenin olması ve 4.Grubun gelecek sezon devam etmesinin açıklanması olmalıdır. Bir de şu bu söylentiler ligler bitince başlamaz. Bunun bir sinyal vereni elbette vardır. Bunun inandırıcılığı ne olacak? Süper Lig şampiyonluğunun sorgulandığı hale geliniyor. 3.Ligde 4.Grubun kalması gerekir ama buraya amatörlerden gelen takımları yerleştirmek lazım. Şunu unutmamak gerekir, Spor Toto BAL’a yıllardır sponsor ancak takımlar buradan para alamadı. Ortada dönen rakamlar var, bunlar hep paylaşıldı. 15 milyon TL senelik TFF’ye para verildiği söyleniyor. BAL’ın zaten TFF’ye maliyeti 5 milyon TL. Bunu nerede söylüyoruz, TFF’nin mali genel kurul’daki tablosu ortada. BAL’daki takımlar neden bu haktan faydalanmadı. Bu sponsorluk ilk olarak 2012 senesinde başladı ve bizim Çıksalınspor Bölgesel Amatör Ligdeydi. Kulüp başına 80 ila 100 bin TL arası para kulüplere verilecek denildi fakat biz hiçbir para almadık.

Ortada böyle bir para var ise Kulüplerin tesisleri kapalı, gelirleri yok, halı sahaları, işletmeleri ve sair kapalı. Takımlar lig oynatılacak diyerek teknik adam ve futbolcular ile diğer çalışanları istihdam ediyor. Spor Toto’dan gelen para test ücretlerine neden verilmez? Lige katılım parası alınmasının ne anlamı var?Spor Toto Teşkilatı adını verdiği Bölgesel Amatör Lig TFF’ye yıllık 15 milyon TL veriyor değil mi, öyle söyleniyor. Bu pandemide eğer ligler oynatılmak istenseydi bütün sıkıntı test giderinin karşılanmaması! Bunun izahatı zor. Ben bu işlerin içindeki birisi olarak ve bir Kulüp Başkanı olarak şunu ifade etmek isterim, ben maliyetleri biliyorum, bu test işi ilk içinde ben fiyat almıştım, yerinde test için 100 TL denilmişti. Takım başına 40 kişi bile olsa 4000 TL. Haziran ayında lig oynatıldı diyelim, bir BAL takımı için 32 bin TL sadece test masrafları tutacak. Bu çok cüzi bir rakamdır, futbolcular çıktı konuştu, “test ücretlerinin parası bizden kesilsin” dediler… Gelinen noktada İstanbul’da bir BAL takımı için asgari 700 bin TL harcar. Test parası lig periyodunda ciddi bir maliyet kabul edilmez. Hepsini bir kenara koyalım, TFF biraz çabalasa bu test ücretlerine bir sponsor bulurdu. Allah izin verir de seçimlerde biz gelirsek, 3.Ligde 4.Grubu tutmak için uğraşacağız. Ya da 3.Lig ayarında 4.Lig kurulması için mesai vereceğiz. Spor Toto burada çıkıp konuşmalı, Bölgesel Amatör Lige ne kadar sponsorluk ücreti ödediğini mutlaka açıklamalıdır. Denilen doğruysa ben gelen 15 milyon TL’nin 10 milyon TL’si ile BAL’ı rahat rahat oynatırım.

Ali Kemal Demir