Haftalık bültene dair Hakem atamaları hakkında

İstanbul 1.Amatör Ligde bu hafta Büyükçekmece Mimarsinan-Yeniköy 1924 maçı var. Hakem genç bir kardeşimiz. Ancak Kurul’un bilmediğini ben biliyorum. Geçtiğimiz sezon bu Hakem, Akalanspor-Yeniköy 1924 maçında deplasman takımının bir futbolcusu tarafından darp edildi ve 23 maç ceza aldı. Ayrıca Kulüp Başkanından ve oyuncundan da şikayetçi oldu. Dava sürüyor. Bizim İl Hakem Kurulu, tarafları barıştırmak için! aynı maçta buluşturmuş.

Kurul, ayrıca geçtiğimiz sezon bir olaydan ötürü ceza alan bir Hakeme maç vermiş. Ancak aynı olaydan ceza alan kızın maçı yok. Burada suçlu kız mı?

Devam ediyorum, bizim Kurul, kendilerinden izinsiz hazırlık maçına çıkan ve AFDK tarafından ceza alan Hakemleri affetmiş olacak ki, bu Hakemlere maç vermişler. Ancak, ortada bir sorun var. Bu Hakemler sezon başı eğitime alınmadı ve değişen birçok oyun kuralı var…

Ben Hakemlik yaparken, Rami’de çok zorlu geçen bir maçın devre arasında bir nefes alayım dedim. O sıra Yardımcı Hakem dışarı çıktı, içeri girmeden Kurul Üyesi beni aradı. Soyunma odasında sigara içme Hocam dedi. “Hocam muhbirini açık ettin” dedim. “O muhbir mükafatını alacak ve Klasman görecek” diye cevap verdi. Laf taşımak ve arkadaşını satmak delikanlılık değildir, bilinsin istedim. Kuşları severim, iki tane Sultan Papağanım var lakin Hakemler arasında Kuşum diye hitap edilenleri sevmem…

İstanbul’da maç yöneten Hakem sayısı 185’e kadar düştü. Maç sayısı özel maçlarla birlikte 800 civarında…

İl Hakem Kurulu’nun bu hafta Süper Amatör Ligde ilk kez maç verdiği Hakemler var. Volkan Bayarslan gibi Süper Lig Hakemlerinin yanı sıra, sezon başından bu haftaya kadar maç almayan bazı Hakemler de SAL maçlarında görevlendirildi. Hatta hiç SAL maçı olmayan Hakemler, Süper Amatör Lig maçlarına Hakem olarak görevlendirildi. Bazı Hakemler 4’üncü defa Gençlik Gelişim Elit Ligine 4’üncü defa Hakem olarak görev alırken, önceki haftalarda yönettikleri SAL maçlarında Gözlemciden iyi puan alan Hakemler, U16 maçına gönderilmiş. Bir önceki hafta 7-0 biten maçta 14 golü TFF sistemine giren Hakem, bu hafta da Elit U17 Lig maçında görevlendirildi.

Geçtiğimiz sezon 1.Amatör Lig maçında ben olmasam sahanın içinde dayak yiyecek olan, 17’deki maçına saat 10’da gelen Hakemi de SAL maçına vermişler. Allah takımların da Hakemin de yardımcısı olsun.

Bültene baktım, bir maç dikkatimi çekti. BAL Yardımcı Hakemiyken koşamadığı için İl Hakemliğine düşen Hakemi SAL maçına atamışlar. Bu hakem daha önce SAL’da hiç Hakem olarak sahaya çıkmadı. Ayrıca, yine bu hakemin geçtiğimiz haftalarda yönettiği bir maçta 2 kırmızı kart çıkmıştı. Kurul, Hakeme iyi puan veren Gözlemciye “raporunu düzelt, bu şekilde bonus verilmez” dedi ancak Gözlemci bunu dikkate almadı. Sonrasında bu Hakem, Bölgesel Amatör Lig maçına 4. Hakem olarak gitti. Bu hafta da ilk defa Süper Amatör Ligde Hakemlik yapacak.

İl Hakem Kurulu, ışıklar sönünce 81.dakikada yarıda kalan İstanbul Mesudiye-Küçükçekmece maçına Kadın FİFA Hakemi ve Kadın FİFA Yardımcı Hakemi vererek, Kadın Hakemlere ne kadar değer verdiğini gösterdi. 3 tane Kadın Hakemimiz Paşabahçe Stadına gidecek ve 9 dakikalık maçı yönetecekler.

Geçtiğimiz hafta Pendik Çamlık Stadında bir SAL maçına gittim. Sahada Gençlik Gelişim U16 Ligi maçı vardı. Balkan Yeşilbağlar ve Beşyüzevler takımları ısınmak için topsuz bir şekilde kale arkasına gittiler. Sahadaki Hakem maçı durdurdu ve ısınan SAL takımlarının futbolcularını “İl Hakem Kurulu Başkanı Orhan Erdemir’in kesin talimatı var, maç devam ederken ısınmak yasak” dedi. Araştırdım, evet doğruymuş. Kurul “ısındırmayın” demiş. Futbolcular da mecburen soyunma odasına gittiler. Burası amatör lig ama birileri bizim sahaları Vicente Calderon Stadı zannediyorlar. Orhan Erdemir değerli bir insan. FİFA Hakemliği yapmış bir kişi. Aynı zamanda UEFA Gözlemcisi ancak Orhan hocanın İl Hakem Kurulu’na ne kadar zaman ayırabildiği malum. Her hafta Süper Lig maçına giden bir kişi amatörlere ne kadar zaman ayırabilir. Orhan Erdemir evi yakın olduğu Tuzla’daki Orhanlı Stadına gider ve iki tane fotoğraf paylaşır hepsi bu kadar. Orhan hoca MHK Başkanı olabilir ancak İl Hakem Kurulu için fazla bir isim.

Ayberk Burhan adında bir Hakem var. 10 numara insan. Futbolu iyi biliyor, Hakemliği de iyi. İyi bir ailesi var. Süper bir aile babası… Aynı zamanda Kapalıçarşı’da esnaf, hali vakti de yerinde anlayacağınız… Ayberk, SAL takımlarından Yeşilılgaz’da oynuyor ancak Kurul, SAL’da oynadığı için bu Hakeme SAL maçında görev vermiyor. Bu Hakem BAL’a 4. Hakem olarak da gitti. İstanbul SAL 9.Gruptan oluşuyor. Ayberk Burhan gibi 3 yabancı dil bilen henüz 20’li yaşlardaki Hakemleri küstürmek Hakem camiasına fayda olmaz. Aksine Ayberk’i camia içinde tutmak Hakemlik camiası için kazançtır.

İstanbul 1.Amatör Ligde çok kritik bir maç var. Avcılar Tahtakale Kartalları-Karacaköyspor maçı var. İki takım da çok iddialı. Maçın Hakeminin fazla tecrübesi yok. Hatta bu Hakem kardeşimiz geçen senelerde BAL’a Yardımcı Hakem olarak teklif edildi ancak alım olmayınca devre arasını bekliyor. Esas sıkıntı bu maçın 2 numaralı Yardımcı Hakeminde. Yardımcı Hakemimiz VAR görevi için 2 hafta önce Riva Tesislerine maç yapmaya gidiyor. Orada sakatlanıyor ve geçen hafta sadece FUTSAL maçı yönetiyor. Hatta sonradan ataması yapıldı. Bu hafta bu kardeşimizin maçı yoktu ancak şimdi baktım, en kritik 1. Amatör Lig maçına Yardımcı Hakem olarak vermişler. Genç Hakem zaten topallayarak yürüyordu, maçta koşamazsa hep berabere yandı gülüm keten helva.

Biraz da Bölgesel Amatör Ligden yazayım. Geçtiğimiz hafta Silivri-Babaeski BAL maçı vardı. Maçı ev sahibi takım 7-1 kazandı. Hakemin puanı 8.7 +3 bonus. Bunun açıklaması şu, Hakem kardeşimiz, Kuzey Ege Adalarına F-35 indirmiş  Tesadüf mü bilemem ancak bu Hakem kardeşimiz, (zira ben geçtiğimiz senelerde FİFA Yardımcı Hakemi de olan ağabeyini de çok severim) geçen sezon BAL Hakemi olduğu halde Erbaa-Belediye Kütahya 3. Lig maçına Hakem olarak atanmıştı. 7-1’lik maçta ne olabilir?

Bir Hakem var, ondaki torpil Rus nükleer denizaltısı Kursk’da yok. Şimdi bu Hakemimiz bu hafta bir Süper Amatör Lig maçına Hakem olarak çıkacak. Bu hakem kardeşimiz 2 hafta önce SAL maçında Gözlemciden 7.9 aldı, son dakika net bir penaltıyı pas geçiyor. Yani Türkçesi, maçın anasını… Gözlemciyi İl Hakem Kurulu Üyesi arıyor, “Hocam, bu arkadaşı biz takip ediyoruz, lütfen notunu düzelt” diyorlar. Keşke diyorlar düşük not vermeseydeniz. Gözlemci hayır diyor, ben ne ise onu verdim. Sonra ne mi oluyor? Gözlemci ceza alıyor :-)

Bir Hakem var, faal Hakem ama geçen sene Kocaeli Kartepe’de bir turnuvaya gizlice gidiyor. Arap takımının hazırlık maçını yönetecek. Ne tesadüf ki, maçın başında soyunma odasına 1 tane eşekten düşmüş birisi giriyor ve Hakemlere ilk yarıda 3 gol olacak diye 300 dolar bırakıyorlar. Ne mi oluyor, ilk yarıda 2 penaltı ve 45 dakikalık süre 4-0 bitiyor. Bu hakem şu anda İstanbul’da amatör ligde görev alacak. Haydi hayırlısı olsun.

Hakem ücretlerinden başlamak isterim: Türkiye Futbol Federasyonu Hakem ücretlerine uzun zamandır zam yapmıyor. İstanbul Hakemleri Afyon, Bursa, Kütahya, Zonguldak ve Eskişehir gibi vilayetlere günü birlik gitmek zorunda kalıyorlar. Bu çok büyük bir problem. Hakemlerin aldıkları maç parası yol parasına yetmiyor. Otellerde kalma imkânları bitti. Normalde hakemler, bir gün önce maç yönetecekleri şehirde olmalı ancak ekonomik şartlar Hakemleri günü birlik gitmeye zorluyor. BAL Hakemlerine ve İl Hakemlerine zam yapmak şart oldu. TFF, çoğu Üniversite öğrencisi olan amatör hakemlerin mağduriyetini gidermeli.

Hakem Gözlemcileri çok komik ücretler alıyor. Avcılar’da Hakem hocası, Sarıyer’de tek maça gidiyor, alacağı para 90 lira. Zaten 90 lira yol parasına gidecek. Gözlemciler de mağdur. Ayrıca bültene baktığımda bazı Gözlemcilerin aynı statta üst üste iki maça gittiklerini, bazılarının da tek maça gittiklerini görüyorum. Bunu neye göre belirliyorsunuz?

Süper Ligde son haftalarda bazı Kadın Hakemlerin 4. Hakem olarak görev yaptığını görüyoruz. TFF ve MHK Kadın Hakemlere değer veriyor. Evet, Kadın Hakemlere verilen kıymete seviniyoruz lakin İstanbul’da bir İl Hakemi, kız arkadaşı olan Hakem kızı Nişantaşı’nda kafede otururken tartıştıkları için darp ediyor. Önce bir yumruk sonra bir tokat atma hadisesi oluyor, kızın gözlüğü yüzünden düşüyor. Sonra ne mi oluyor? Darp eden Hakem maçlarına devam ediyor, darp edilen Kadın Hakem cezalandırılıyor. Oysa ki, kadın Hakem, kendisini döven Hakemi Kurul’a şikayet ettiğinde kıza destek sözü verilmişti. Sonra ise “sana bir tane vurdu diye çocuğun Hakemliğini mi bitirelim” deniliyor. Bu hiç hoş değil.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin itirazını haklı bulduğu B Klasman Yardımcı Hakemi İbrahim Tokmak neden maç almıyor? Hakem arıyorsanız İbrahim, hafta içi ve hafta sonu müsait. Orhan Hoca Dernek sezon açılışında bir konuşma yaptı, “Herkese eşit mesafedeyiz” demişti. İbrahim Tokmak’ın suçu nedir bilmek isterim.

Bu hafta 3 tane Süper Amatör Lig maçında Hakem Gözlemcisi yok ancak Avcılar Tahtakale Kartalları-Öz Gayrettepespor U14 maçında İl Hakem Kurulu Üyesi Adem Demir Gözlemci olarak görev yapacak. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu…

Şimdi sonunu bağlıyorum, ben bunları yazarken İstanbul İl Hakem Kurulu’nun bütün iyi niyetini bilen birisi olarak gerçekleri ifade ediyorum. Kurul’u zorda bırakan şartları da iyi biliyorum. Kurul Üyelerinin %99’u benim arkadaşım, ağabeyim, dostum. Vakti zamanında çoğunun desteğini gördüm lakin TFF, İstanbul’da işin cılkını çıkarttı. Her semtte Kulüpler kuruluyor. Nasıl kurulduğunu iyi bilirim. Kimin çekmecesinde kaç tane Kulüp kaşesi olduğunu iyi bilirim. İHK bir haftada 1000 tane maça Hakem ataması yapıyor, ancak elindeki Hakem sayısı belli. Ayrıca Kulüplerin Hakemlere bakış açısı halen değişmedi. Herkes maçına Mete Kalkavan’ı ister oldu.  Kendi futbolcusunun maçtan bir gün önce ne yaptığını bilmeyen bazı Kulüpler, Hakemlerin yedi sülalesini araştırıyor. Ayrıca şu Hakem odalarına bir bakın, insan durmaz. Polisler maça gelmez, gelse de görev yapmaz. Hakemlerin de bir canı var. Kimse kurbanlık koyun değil. Şartlar iyi olmazsa, sahalardaki durum, soyunma odaları, saha zeminleri, Hakem ücretleri olumlu yönde değişmezse İstanbul’da Hakem kalmaz. Tabii Hakemlerin görevi bırakmasının ardından yılsonu yapılan haksız terfiler de çok etken. Bakanların, Milletvekillilerin iltimas istediğini biliyorum. Gemi batıyor, hepimiz içindeyiz. Batarsa hepimiz boğulacağız…

Ali Kemal Demir